Kuşa Dair

Bir kase kuş yeminden ibaretti varlığımın bedeli,
Herkese verilenler bana da verilmişti,
Ellerimle tanıdım mesafede duranları,
Kalpleri gördüm, yamalıların hikayeleri doldurdu boşalan aklımı,
Ki susmuştu akıl bir noktadan sonra,
Rızası alınmamış her kayıp ruhtan bir emanet kaldı vicdanımda,
Silinmesin istedim kelamları, aslı kayıpken yazılı olanlardı savaştıklarım...
Bir dalında kehribar, bir dalında kan vardı insanın,
İnsan etine doymuştu inanılan, ancak ruhları hala içilmeye yarardı,
Topluca yontulmuşlardı bir dizi kaya parçası gibi,
Uyum hayattan değil yapıdan gelirdi,
Damarın gitmediği yollardan zerk edilmişti, çıkış yolları kilitliydi,
Sorgulamadan tüketmişlerdi bir kase elekten geçmiş yemi,
Her birinin kasesi içindeki boşluğa denk gelirdi,
Hazırsa, rahatsa, yaygınsa neden düşleri güçlendirmeli ki,
İşte o bir kap yemle kaldım bir yığın insanın içinde,
Kuşların inlemelerini dinledim karanlığa alışmış gözlerle,
Beklemeye başladım zamanından önce sevebilenleri,
Göçmeden bulmak için cümeleden saklı devrilenleri,
Biri de söylemedi bana kuşların bekleyenlere gelmediğini,
Mesele elimde olanın çekiciliği değildi,
Atılan yemin zeminde çıkardığı sesti, çıkarsız bir anlam katabilmekti,
Yolu kutsanmış değildi hayatın,
Elimde tuttuğum kaptaydı bahşettiği sezgisel bildiri...

2 yorum:

  1. merhabalar:)
    yazılarınız alıp götürüyor insanı..
    izliyorum sayfanızı..
    bende sizi beklerim sayfama..
    sağlıkla kalın..

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim güzel yorumunuz için, uzun bir süredir yazmıyordum, siz (tabiri caizse) dürttüğünüzde geri dönüp bir şeyler yazmak geldi içimden, keşke takipçiler arada birer not bıraksada bloğumun bana geri dönüşü olmuş olsa. Bende sizin bloğunuza bayıldım, hatta fotoğraflar başımı döndürdü.

    YanıtlaSil